Terapiye Devam Eden Çocukları Desteklemede Ebeveynlerin Rolü
Terapi süreci çocuğun dil ve konuşma bozukluğunun derecesine ve çeşidine göre birkaç seanstan birkaç aya uzayabilmekte hatta bazı çocuklar için birkaç yıl sürebilmektedir. Çocuğun yaşı büyüdükçe çocuktan beklenen konuşma düzeyi de artış göstermektedir. Bu nedenle konuşması gecikmiş olan çocuklarla yapılacak dil çalışmaları çok daha uzun sürebilmektedir. Bu süreçte çocuğun terapide öğretilen uygulamaları sürekli ve düzenli aralıklarla tekrar etmesi gerekmektedir. Konuşma bir dizi motor faaliyeti içerir ve diğer motor faliyetlerde olduğu gibi (araba kullanmak, piyano çalmak, yazı yazmak) otomatikleşmek için bolca tekrar yapmak gerekir. Konuşma terapisi 45-50dk sürer ve çocuğun bu kısacık sürede öğrendiği şeyleri tüm konuşmasına genellemesini beklemek doğru değildir. Bu nedenle ebeveynlerin terapide yapılan her egzersizi/aktiviteyi dikkatlice öğrenip bir sonraki terapiye gelene kadar her gün terapistin belirttiği sürelerle ve miktarlarda tekrar ettirmeleri gerekir. Böylece terapi sürecinin hızlanmasına ve daha kısa sürede sonuca ulaşılmasına destek olunur.
Ebeveynler Evde Çocuklarını Çalıştırırken Nelere Dikkat Etmelidirler?
- Terapistiniz görevi size yol göstermektir. Çocuğun dil ve konuşmasında asıl ilerlemeyi yaratacak olan sizlersiniz. Çocuğunuzla beraber çalışma yapmayı öğrenin. Bazı aileler bunu çok kolay yapabilirken, disiplin/otorite problemi yaşayan kimi aileler çocuğu evde çalıştıramadıklarından şikayet ederler. Çocuğunuzdan şikayetçi olmayı bırakıp neden çocuğunuzu çalıştıramadığınızı anlamaya uğraşın. Gerekirse bu konuyla ilgili çocuk psikologlarından, çocuk psikiyatrlarından ya da çocuk nörologlarından yardım alın.
- Evdeki çalışmalarınızın bir düzeni olmalıdır. Örneğin hep aynı saatlerde ve aynı sürelerde çalışmak çocuğu disipline edecektir.Hatta aynı odada/masada vs çalışmak çocuğu ödev yapma alışkanlığına hazırlar.
- Çocuğunuz keyif almalıdır. Yaptığınız çalışmaları eğlenceli ya da komik hale getirmek için neler yapıyorsunuz?? Siz sıkılıyorsanız bilin ki çocuğunuz daha çok sıkılıyordur. Çocuğunuzun ilgi alanlarına göre çalışmalarınızı renklendirmelisiniz. Örneğin çocuğunuz hayvanlara, arabalara, bilgisayara ya da makyaj malzemelerine meraklı ise bunlarla ilgili resim, obje, gerçek nesne, hikaye vs bulmanız ve çalışmalarınızda kullanmanız işe yarayabilir.
- Sürekli aynı materyalleri kullanmamalısınız. Terapiye başlayalı üç hafta oldu ve siz hala aynı resimleri/cümleleri mi tekrarlatıyorsunuz? Unutmayın terapiyi eğlenceli hale getirmek sizin göreviniz. Çocuktan konuşmasını düzeltmesini beklerken sizin de bu konuda elinizden geldiğince onu desteklemeniz gerekir. Siz malzeme bulmak, yeni oyunlar yaratmak ve hatta çocuğu çalıştırmak konusunda tembellik yaparsanız çocuğunuzu çalışmamakla ya da tembellikle suçlayamazsınız!
- Genelleme yapmak için fırsat kollayın ve doğal ortamlarda pekiştirme yapın. Çocuğunuza yeni sözcükler öğretirken mutlaka farklı ortamlarda, farklı nesnelerde sözcüğü kullanmasını sağlayın. Örneğiniz terapistiniz çocuğunuza “elma” sözcüğünü öğrettiyse bir sonraki terapiye gidene kadar çocuğunuzun bu sözcüğü hem doğal ortamlarda kullanmasını sağlayın hem de fırsat yaratın. Örneğin manava/pazara gittiğinizde elmayı gösterip sorun, elma ağacı görürseniz durun ve çocuğa gösterip söyletin, kitaptan farklı renkte elma resimleri gösterip söyletin, masanın üstündeki elmayı vermesini isteyin ve söyletin, babasına oyuncak sepetindeki oyuncak elmayı vermesini söyleyin ve “elma” dedirtin, ahşap puzzle da elmayı söyletin vs. çoğaltmak sizin elinizde. Sadece resimde gördüğü elmayı söylemesi yeterli değildir. Çocuğun genelleme yapabilmesi için aynı sözcükle ilgili farklı resimler, objeler, nesneler görmesi gerekir.
- Çocuğunuzu ödüllendirin. Ödüllendirilmek hepimizin motivasyonunu arttırır. Ancak ödüllendirmeyi doğru şekilde yapmaya dikkat edin. Çocuk güzel çalışırsa, hedef sözcüğü/sesi doğru söylerse vb. ödüllendirin. İstenmeyen davranışları, örneğin isteksiz ya da mızmızlanarak çalışmasını, söylediklerinizi dinlememesini ya da hatalı söylediği sesleri ödüllendirirseniz artık yapacağınız ve söyleyeceğiniz şeylerin hiçbir önemi kalmaz. Çocuğunuz çok ağlasa bile doğru davranışı yapmadığında kesinlikle ödüllendirmemelisiniz. Bu durumda önceden vaat ettiğiniz ödülü (çikolata, kek, oyuncak vs) başka bir çalışmada iyi çalışırsa kazanabileceğini ama o günkü hakkını kaybettiğini söyleyebilirsiniz.
- Çocuğunuzun ağzından her çıkan sözcüğü düzeltmeye kalkmayın. Çocuğunuz öğrendiklerini günlük konuşmalarına aktarmakta sıkıntı yaşayabilir. Örneğin sorulduğunda “kalem” sözcüğünü çok net söyleyebilirken sizden kalemini isterken “Anne tayemimi vey” diyebilir. Çocuklar kendi konuştuklarını takip etmekte çok başarılı değillerdir. Bu nedenle çocuğa yanlış söylediğini fark ettirmeniz gerekir. Ancak ağzından çıkan her yanlışını düzelttirmek için ısrarcı olmamalısınız. Terapistiniz bu düzeltmeleri ne sıklıkta ve ne şekilde yapmanız gerektiğiyle ilgili sizi bilgilendirecektir. Bu konuyu terapistinizden ayrıntılı bir şekilde öğrenmelisiniz.